12 yaşındaki kız Malezya'daki ulusal satranç turnuvasından bazı yöneticilerin diz boyu eteğinin ”uygunsuz” olduğunu ve turnuvanın kıyafet kurallarını ihlal ettiğini söyledikten sonra çekildi.
Olay kızın antrenörü tarafından kısa sürede hızla yayılan Facebook gönderisiyle açığa çıktı. Kaushal Khandhar yazdığına göre turnuva sırasında idarecilerden biri kıza ve annesine yaklaşıp kızın “eteğinin uzaklardan bile bir cezbedicilik yaydığını” söyledi.
Malezya'nın satranç turnuvasında kıyafet kurallarıyla ilgili basitçe bir oyuncunun “saygın görünüşü” olması gerektiği belirtiliyor.
Anne yeni bir elbise almaya çalıştı ancak çevredeki mağazalar çoktan kapanmıştı. “Uygunsuz” kıyafet giymek suçlamasıyla utanç yaşayan kız, turnuvadan çekildi.
Kaushal Khandhar kızın ailesinin Ulusal Satranç Turnuvası'ndan bir özür talep ettiğini ekleyerek genç kızın eteğinin uygunsuz olmadığını kanıtlamak için bir fotoğrafını yayınladı.
This incident has left her extremely disturbed, and embarrassed.
We are absolutely DISGUSTED by the treatment of Tournament Director to a 12-year-old girl and her mother. This incident has resulted in loss of time and money which was invested before, during and after the tournament on coaching, registration fees, travelling, accommodation and other incurred cost.
I have been playing chess in Malaysia for almost 2 decades and I have never heard this type of issue ever in any tournaments in Malaysia. This should be the first and last time this kind of issue ever appears, I or anyone of us should never accept this in our Chess Community.
Bu olay onu son derece rahatsız etti ve utandırdı.
Biz turnuva yöneticisinin 12 yaşındaki bir kıza ve annesine davranışı karşısında tamamıyla TİKSİNDİK. Bu olay daha önceden yatırım yapılan zamanın ve paranın, turnuva sırasında ve sonrasında antrenörlük, kayıt ücretleri, yolculuk, konaklama ve diğer ortaya çıkan ücretlerin kaybına yol açtı
Ben 20 yıla yakın bir süredir Malezya'da satranç oynuyorum ve hiçbir zaman turnuvalarda böyle bir sorun ortaya çıktığını duymadım. Bu, bu tarz bir sorunun ilk ve son kez meydana gelişi olmalıdır, ben ya da bizden hiç kimse böyle bir şeyi satranç topluluğumuzda hiçbir zaman kabul etmemeliyiz.
Facebook gönderisi satranç turnuvasının yöneticilerine karşı kamuoyunun öfkesini alevlendirdi. Bazıları bu olayın Malezya'da nüfuzu artan muhafazakar güçlerin ve dindarların yansıması olduğuna inanıyor.
Turnuvanın yöneticisi kızı turnuvadan çekilmeye zorladığını reddetti. İnternet üzerinden birçok nefret mesajları ve ölüm tehditleri aldıktan sonra emniyet müdürlüğünde dava açtı. Basın toplantısı sırasında olay yüzünden “iftiraya uğradığını” söyledi:
I received abusive messages and threats on Facebook and via email. People used terms like ‘paedophile’ and ‘pervert’. I even looked for messages of support but there were none.
Facebook ve e-mail aracılığıyla küfürlü mesajlar ve tehditler aldım. İnsanlar “sübyancı” ve “sapık” gibi kelimeler kullandı. İçlerinde destek mesajları da aradım ancak bir tane bile yoktu.
Olayın ilk incelemesinin ardından, Malezya Satranç Federasyonu kızın kıyafeti yüzünden diskalifiye edilmediğini söyledi. Davanın açıldığının öğrenilmesi ardından araştırmaya devam etmeyi reddetti.
Haber bültenlerine göre, turnuvanın yöneticileri kızı turnuvadan diskalifiye ettiklerini yalanlıyorlar — ki gerçek bu çünkü kız kendisi turnuvadan çekildi. Ancak kızın ve annesinin “uygunsuz” kıyafet açısından uyarılıp uyarılmadığı konusunda sessiz kalıyorlar.
Kadın, Aile ve Toplum Kalkınması Bakanlığı, Malezya Satranç Federasyonu'nu olayı derinlemesine incelemeye yönelik sevk eden bir beyanatta bulundu:
The opportunity for children to participate in this activity is not only a mental stimulus to children but also the chance to mix, exchange ideas, share experience and interact among themselves, from different races, sex, background, economic status and religious belief.
Çocukların bu etkinlikteki tek fırsatları zihnen uyarılmak ve gelişmek değil, aynı zamanda fikir alışverişinde bulunup sentezlemek, farklı ırklardan, cinsiyetlerden, geçmişten, ekonomik sınıflardan ve dini inançlardan çocuklarla deneyimlerini paylaşmak ve birbirleriyle etkileşime geçmektir.
Seçkin Satranç Enstitüsü ve Malezya Satranç Federasyonu Ulusal Satranç Akademisi'nden Peter Long, yöneticilere kızdan ve ailesinden özür dilemesine yönelik tavsiyede bulundu:
Just apologise to the girl, make it right. It’s okay to make a mistake, to be wrong. But it is not okay to cover up, or worst to shift blame, and collectively pretend it is the solution. Do not victimise the girl, her mother or the whistleblowing coach.
Do I have to remind us all that we are talking here about a 12-year-old girl here? I really want to believe that we understand the welfare of the child is of utmost importance.
Kızdan özür dileyin, yanlışı düzeltin. Hata yapmak ya da yanlış olmak sorun değildir. Ama olayın üstünü örtmek öyle değildir, ya da daha kötüsü suçu başkasının üstüne atmak ve toplu olarak çözüm buymuş gibi davranmak. Kızı, annesini ya da ispiyoncu antrenörünü mağdur etmeyin.
Burada 12 yaşındaki bir kızdan bahsettiğimizi hatırlatmam gerekiyor mu? Kızın iyiliğinin azami önem arz ettiğini anladığımıza gerçekten inanmak istiyorum.
Yazar Terence Fernandez, “Polis sadece kıyafet yönetmeliğinin ihlalini araştırmak yerine bir çocuğun muhtemelen bir yetişkin tarafından cinselleştirilmesi gerçeğine de bakmalı.” diyerek ısrarda bulundu.
[Makale içerisinde yönlendirilen sayfalar İngilizce dilinledir.]