- Global Voices Türkçe - https://tr.globalvoices.org -

Brezilya 2018 Öncesi Seçimlerde ”Sahte Haberler” Hakkında Sıkı Yönetmelikler Uyguluyor

Kategoriler: Brezilya, Dijital Aktivizm, Konuşma Özgürlüğü, Medya & Habercilik, Sansür, Seçimler, Vatandaş Haberciliği, Yönetim, GV Savunma

Brezilya'nın sahte haberlerin yayılmasını önlemek amacıyla yeni yöntemler bulmasıyla, internet özgürlüğü savunucuları bunun konuşma özgürlüğünü kısıtlayacağı konusunda endişe duyuyor. Fotoğraf CC BY-NC-SA 2.0 izni ile Flickr'da Digital Spy tarafından paylaşılmıştır.

Aralık 2017 başında Brezilya hükümeti, 2018 cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde sosyal medya ile ilgili yanlış haberlerin engellenmesini izlemek ve mümkün olduğunca düzenlemek üzere bir komite kurdu. Haberler halk arasında sansür konusundaki endişeleri artırdı.

“İnternet ve Seçimler Danışma Konseyi”, Yüksek Seçim Mahkemesinin himayesinde çalışacak ve Mahkeme, Adalet Bakanlığı, Bilim ve Teknoloji Bakanlığı, ordu, ulusal istihbarat ajansı, federal polis, Federal kamu bakanlığı ile ortaklaşa olarak çevrimiçi suçlarla mücadele eden bir Brezilyalı sivil toplum örgütü olan SaferNet'ten temsilcilerini ve özel bir üniversite olan Getúlio Vargas Vakfı'nın araştırmacılarını da bünyesinde bulunduruyor.

İlk toplantısında, Konsey, kullanıcıların şüpheli görülen haberlere ilişkin Konsey'e rapor hazırlayabileceği bir araç oluşturmayı önerdi [1]. Bu, seçmenlerin geleneksel medyadaki usulsüzlükleri bildirmek için şikayet gönderebilecekleri mevcut telefon hatlarının ve web sitesi formlarının bir uzantısı olarak kullanılabilirdi.

Konsey, aracın sosyal medya şirketlerine yanlış bildirilen haberlerden vazgeçmesini veya sahte haberler gönderen kişileri ve grupları hedef almasını isteme hususunda aracın nasıl çalıştığını henüz açıklamadı. Üyeler, sosyal medya şirketleri ile destek görüşmelerini sürdürdüklerini ancak sonucun ne olacağının hala belirsizliğini koruduğunu söyledi.

Aralık 2016'da Facebook “sahte haberi bildir” özelliği sunduğunda, pek çok kullanıcının sahte içerik bildirimlerinin, [2]  gerçekliği kanıtlanmış olsa bile katılmadıkları fikirleri veya bilgileri yalanlamak için yaptığı ortaya çıktı.

Bu hareket, Brezilya'da 2018 seçimlerine yaklaşan siyasi belirsizliğin ortasında ve 2016'da İşçi Partisi'nden cumhurbaşkanı Dilma Rousseff'in görevden alınmasıyla [3] ilgili ilk oylamada yer alıyor.

Partinin 2018 için fiili olarak adayı eski başkanı Luiz Inácio “Lula” da Silva, cumhurbaşkanlığı seçimlerini% 34 oranında sürdüren ve geçirdiği dönem boyunca inşaat şirketlerinden rüşvet almakla suçlanarak Temmuz'da 10 yıl hapishane cezasına mahkum edilmiş olmasına rağmen son birkaç ayda ülkeyi gezerek kalabalıkları bir araya getirdi. Mahkemenin 24 Ocak'ta temyiz kararını vermesi bekleniyor.

Büyük ölçekli yolsuzluk soruşturması, son üç yılda düzinelerce siyasetçiyi mahkum etti. [4] Bu durum homofobik eleştirileri, suçlular ve uyuşturucu satıcıları hakkındaki sert konuşmalarıyla ünlü federal yardımcısı ve eski subay,  Jair Bolsonaro gibi yabancılara ve sağcı adaylara yer açtı.

Lula'nın mahkumiyeti onaylanırsa [5], parçalanmış, kutuplaşmış ve ağır tartışmalı bir seçim ortamının oluşması bekleniyor.

”Sahte haberleri” azaltmaya yönelik daha fazla kural

Komite, Üst Seçim Mahkemesinin ‘sahte haberlerle’ şimdiki meşguliyetinin sonuçlarından yalnızca birisidir. Hakimler, yanlış addedilen bildirileri bastırmak için ek yasal mekanizmalar oluşturulmasını açıkça savundu.

2018 seçimlerine ilişkin kurallara ilişkin duruşmalarda, Şubat ayında başlayacak olan mahkemeye başkanlık edecek olan Yargıç Luis Fux, sahte haberlerin yayılmasını önleyici tedbirler [6] almaktan söz etti. Bu, varlıkların bloke edilmesini ve “kendilerini gayriresmi dilde, bazı adaylıkları yerle bir etmiş olan bu tür zararlı stratejilerini devam ettirmeye” hazır olan kişiler için hapishane süresini içerebilir.

Ayrıca Brezilya Kongresi, sosyal medyadaki sahte haberleri iki ile sekiz ay hapisle cezalandırılacak veya günde 1,500 ila 4,000 BRL (500-1200 USD) para cezası verecek bir yasa tasarısını [7] inceliyor. Tasarı, “herhangi bir yolla internette sahte ya da haksız yere eksik olan bir kişinin veya tüzel kişilerin zararına yayın ya da paylaşma”yı cezayı gerektiren bir suç haline getiriyor.

İnternet özgürlüğü eylemcileri konuşuyor

İnternet özgürlüğü aktivistleri tasarı ve Danışma Konseyi'nin kurulmasıyla ilgili endişelerini dile getirdiler. Bu yılki Brezilya İnternet Forumu (global Internet Governance Forumu öncesinde bölgesel bir toplantı) sırasında Coalizão Direitos na Rede (İnternet Hakları Koalisyonu) tarafından yayınlanan açık bir mektup [8], Brezilya'daki sivillerin özgürlüklerine saygı duyma hususunda ordunun kötü itibarını eleştirdi. (Brezilya 1964'ten 1985'e kadar Birleşik Devletlerin desteklediği bir askeri diktatörlükle yönetildi ):

As Forças Armadas não podem monopolizar o controle da veracidade dos fatos porque 1) não possuem essa competência constitucional; 2) não têm as condições técnicas para isso; 3) não detêm o conhecimento para distinguir fake news; e 4) não são neutras na política. Para piorar, essas instituições deixaram violentas e profundas marcas na história recente do país ao promoverem o cerceamento da liberdade de expressão e de manifestação dos brasileiros/as durante a ditadura civil-militar.

The Armed Forces must not monopolize control over the veracity of facts because 1) they do not possess that constitutional authority; 2) they do not have the technical capacity for this 3) they do not possess the necessary knowledge to distinguish fake news; and 4) they are not neutral in politics. To make it worse, these institutions have left violent and deep scars in the country's recent history by promoting the curtailment of freedom of expression and public demonstration of Brazilians during the civil-military dictatorship.

Silahlı Kuvvetler, gerçeklerin doğruluğu üzerinde kontrolü tekel etmemelidir, çünkü 1) Anayasal otoriteye sahip değildirler; 2) bunun için teknik kapasiteye sahip değiller 3) sahte haberleri ayırt etmek için gerekli bilgiye sahip değiller; ve 4) siyasette tarafsız değillerdir. Kötüleşmesi için, bu kurumlar sivil-askeri diktatörlük sırasında ifade özgürlüğü ve halkın gösteri özgürlüğünü kısıtlayarak ülkenin yakın tarihine şiddetli ve derin izleri bıraktı.

Üst Seçim Mahkemesi tarafından komitenin oluşturulması, sahte haberler üzerine söylemin özgür konuşmayı kısıtlamak için nasıl kullanıldığına bir örnek olarak Latin Amerika ve Karayipler'den gelen 38 örgüt tarafından imzalanmış ortak bir bildiride de belirtildi.

Mektup [9], sahte haberler üzerindeki histerinin, bölgedeki ana akım medya manzarasına hakim olan ve seçimlerde ya da başka şekillerde yanlış bilgi kampanyaları yürüttüğü medya tekellerinin [10] daha iyi düzenlenmesine yönelik uzun süredir devam eden çalışmaları gölgelediği yönündeki endişeleri dile getiriyor:

We cannot discount years of work and debate from the movement for democratization of communications and adopt the “fake news” terminology as a completely new phenomenon in Latin America. To discount old and new power imbalances concerning media ownership concentration, social media monopolies and Nation States political interests to control and manipulate speech — within and beyond its borders — opens space for serious consequences.

Yıllarca iletişimin demokratikleşmesi hareketini için yapılan çalışma ve tartışmaları görmezden gelip, “sahte haber” terminolojisini Latin Amerika'da tamamen yeni bir olgu olarak  benimseyemeyiz. Medya  mülkiyeti  ilgili eski ve yeni güç dengesizliklerini azaltmak için, sosyal medya tekelleri ve ulus devletlerin konuşmayı sınırları içinde ve ötesinde kontrol etme ve yönlendirme gibi siyasi çıkarları ciddi sonuçlar doğuracak alanlara açılıyor.