50 yılı aşkın bir ayrımın ardından Küba ile diplomatik ilişkilerin devamı konusunda ABD Başkanı Barack Obama'nın şaşırtan bildirisi adadaki birçok Kübalı ve uluslararası topluluklar tarafından iyi karşılandı. Yine de, Miami'deki Kübalı sürgün topluluğunun sert kısmı, neredeyse genelleştirilmiş bir öfke gösterdi.
17 Aralık öğlesinde olanlar tarih yazdırdı. Televizyonda yayınlanan bir söylevde, Başkan Barack Obama, ikili ilişkilerde bir dizi değişiklik duyurusunda bulundu. Aralarında; iki ülkede de sefaret kurulması, Küba'nın terörizmin devlet sponsoru olarak görünümünün yeniden incelenmesi, iki devletin başkanlarının olası ziyaretleri ve Panama Şehri'nde yapılacak olan 2015 Amerika Zirvesi'ne katılımı konuları bulunuyordu.
Obama'nın konuşması öyle etkili oldu ki, bir milyonu aşkın Küba kökenli vatandaş barındıran Florida'daki sürgünlerin muhafazakar partili bölümünün birçoğu arasında sert bir muhalefet oluştu. Senatör Marco Rubio(Florida Cumhuriyetçisi), Obama hakkında, ömrü boyunca gördüğü “Beyaz Saray'da bulunan tek ve en kötü müzakerecimiz” şeklinde beyanda bulunurken, Floridalı Meclis Cumhuriyetçileri Ilean Ros-Lehtinen and Mario Díaz Balart, başkanı “saf” olarak adlandırdı.
Bu sırada, Miami'deki birçok uç nokta Küba sürgünü için buluşma noktası olan Versailles restoranı, birçok kişinin “rezalet günü” olarak adlandırdığı günün ölçüm aletiydi. Bu seslerden biri Miguel Saavedra, Facebook sayfalarında kendilerini “uç nokta, sağcı, Anti-Kastro, Anti-Komünist grup” olarak adlandıran Vigilia Mambisa‘nın lideri. Global Voices ile kısa bir söyleşinin ardından, Saavedra, terbirler hakkındaki hoşnutsuzluğunu dile getirdi [vidyo İspanyolca]:
Elli yılı aşkın bir süreden sonra iki ülkenin şiddetle bir araya gelmesinin yanısıra, Obama yönetiminin yeni tedbirlerinin gerçek etkisi Küba ve ABD üzerinde zamanla görülecek.